Grondia İkinci Kitap: Bölüm 9 Alişveriş(Son Düğün Basıcı 1)

Grondia İkinci Kitap: Bölüm 9 Alişveriş(Son Düğün Basıcı 1)


Ryuu' nun cevabını bekleyen Toun sırıttı. '' Sence basabilcek olsak yapmaz mıydık? Oradaki gelenler çok güçlü olacak. Bugün ki gibi olmayacağına emin olabilirsin.''  Ryuu bunu düşünmüştü. '' Zaten amacımız Natali' yi kaçırmak olacağından rahatız. Ben sizi korurken sizde ortaya atılacaksınız. '' Ryuu planı hızla özet geçti. Çok basit olmasa da işe yarayacak bir plandı. Herhangi bir ölüm düşünmediği için işleri kolaydı. Güçlü uzmanları yenemese de onların elinden kurtulabilirdi. 
Herkes planın mantığını anlayınca yapabilecekleri görevleri seçmişlerdi. Ryuu en zor görevi üstlenirken Yura' ya da en önemli görevlerden birini vermişti. Natali' yi kaçıracaktı. Tabi bunu bilerek seçtiğini de belli etmiyor değildi. '' Herkes ne yapacağını anladıysa ben ustamla konuşmaya ve yardım almaya gidiyorum. '' Hepsi kafalarını sallayarak onaylarken yapacaklarını düşünmeye başladı. Ryuu yerinden kalkarken yavaşça hareket eden arabada ilerlemeye başladı. Ustasının yanına geldiğinde kulağına fısıldayarak planını anlattı. Mükemmel sayılacak bir plan kurmasa da kötü değildi. Uygulanması biraz zor olsa bile yapabileceklerine olan inancı tamdı.
İhtiyar Lo duyduğu planla öğrencisinin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha anladı. Gerçekten de dahiydi! '' Size yardımı dokunacak bir kaç şey ayarlayacağım bende.Akademiye varınca al bu kartı ve akademinin tüccarlarından alişveriş yap. '' Öğrencisinin planından sonra aslında yardıma ihtiyacı olmadığını bilse de bir şeyler yapmak istiyordu. Ryuu geri içeri girerken kartı boyutsal yüzüğüne koydu.
Ryuu içeri geri döndüğünde herkesin düşünmekle meşgul olduğunu fark etti. Kendisi de ses çıkarmadan meditasyon pozisyonu aldı ve planını düşünmeye başladı. Yapacağı şey gerçek anlamda riskliydi. Yine de rahattı. Bir sorun çıkacağını düşünmüyordu. Ayrıca yeni cübbesinin gücünü de test etme şansı olacaktı. Her yönden iyi bir eğitim şansı bulmuştu. Oradakilerin çoğuyla dövüşeceği düşünüldüğünde gerçekten iyi bir eğitim olacaktı. 
Akademiye vardıklarında Ryuu meditasyonu bırakıp doğruldu. '' Toun düğün ne zaman olacaktı? '' Toun arabadan inmeden önce Ryuu' ya baktı. '' İki hafta sonra. '' Ryuu çenesini sıvazladıktan sonra şeytani bir sırıtış sergiledi. ''Sizinle çalışacağım. Ben gelene kadar beni daha önce klanla tanışmaya götürdüğün yerde bekleyin. '' Toun, Ryuu' nun sırıtışından başına geleceklerin kesinlikle kötü olacağına emin olmuştu. Çaresiz bir ifadeyle onayladı. Karşı çıkmanın gerçekten anlamı yoktu. 
Ryuu arabadan indikten sonra akademinin dükkanlarına gitmeye karar verdi.Sakince yürürken çevresini izliyordu. Daha önce akademiye hiç dikkat etmemişti. Şimdi baktığı her yerde bir yaşam görüyordu. Birbirleriyle gülüşerek ilerleyen arkadaşlar,para kazanmak için yaptıkları malzemeleri satmaya çalışanlar,yaşadıklarını heyecanla çevresindekilerle paylaşanlar... Daha niceleri mutlu bir tablo oluşturuyordu. Ryuu bu mutlu tabloyu izlemeye devam ederken varmak istediği yere gelmişti. Burası akademinin izin verdiği tüccarların satış yaptığı alandı. Hepsinin malları kaliteli ve değerliydi. Sahtekarlık yapma ihtimalleri de yoktu.
Ryuu zırh satan dükkanlardan birisine girdi. Çevresinde çeşit çeşit göğüs zırhları, kolluklar, botlar,eldivenler  ve o tarz eşyalar sıralanmıştı. '' Hoşgeldiniz efendim. Ne isterdiniz? '' Ryuu yanına gelen pala bıyıklı, hafif göbekli, orta yaşlı adama baktı. ''Bana üç set zırh ve bir tane de özel yapım maske ayarlayabilir misiniz? '' Dükkan sahibi, Ryuu' nun isteklerini onayladı. '' En iyi setlerim bunlardır efendim. '' Dükkanın sonunda duran yedi seti göstererek konuştu. Ryuu diğer şeylerle ilgilenmeden yedi setin başına geldi. 
İlk set kesinlikle bir kız için tasarlanmıştı. Pembeyle mor arası bir renge sahipti. Kalın durmasa da üzerinde basit enerji efsunları vardı. Enerji efsunları zor işlemler sonrası uygulanabilen şeyler olduklarından değerli sayılıyorlardı. Gko enerjisiyle oluşturulmuş bir efsun karşısında sadece çöp olarak görülselerde yinede değerliydiler. Ryuu zırhı incelediğinde tam olarak Claudia' ya uyacağına emin oldu. Omuz kısmındaki ince parçalar kesinlike hoşuna gidecekti. Ayrıca kaskı da zincirli yapıda olduğundan rahatça kullanabilirdi. İkinci sette bir bayan için tasarlanmıştı. Lakin ilk setten farklı olarak daha ağır duruyordu. Ryuu çok incelemeden es geçti. Üçüncü set koyu gri tonlarındaydı. Erkek için tasarlanmış olduğu belliydi. Geniş omuzluğuna üç farklı katman işlenmişti. Ağır dursa da savunmasının çok güçlü olduğu da netti. Eldiveninin üstünde üç küçük sivri çıkıntı vardı. Atılan yumrukların etkisini arttırmak için tasarlandığı kesindi. Ryuu bu zırhın Toun' a uyacağına emindi. 
Bakışları diğer zırha kaydığında içten içe sırıtmadan edemedi. Siyah ve beyazın uyumuyla tasarlanmış zırh son derece göz alıcıydı. Kafayı koruyan bir kısmı olmasa da arkasında bir pelerin tasarlanmıştı. Üzerinde gene basit efsunlar vardı. Ryuu sırıtarak üçünde karar kıldı. '' Bu üçünü alıyorum.'' Diğerlerine göz gezdirse de beğenmemişti. '' Tabi efendim. Maskenizin nasıl olmasını istersiniz? '' Ryuu biraz düşündükten sonra kafasındaki maskeyi elinden geldiğince anlattı. Tüccar istek karşısında şaşırsa da sesini çıkarmadan ücreti aldı. Hemen maskeyi yaptırmak için çırağını yollarken zırhları Ryuu' ya teslim etti. '' Maskeniz yarına hazır olur efendim.''
Ryuu zırhları boyutsal yüzüğüne koyduktan sonra dükkandan çıktı. Şimdi sıra karşısındaki iksir satan dükkandaydı. İçeri girdiğinde burnuna enfes iksirlerin kokusu doldu. Gülümserken çevresindeki iksirleri incelemeye başladı. '' Hoşgeldin evlat. Ne istemiştin? '' Dükkan sahibinin yaşlı sesiyle Ryuu bakışlarını iksirlerden kaldırdı. '' Elli adet dayanıklılık yüz adette yenilenme iksiri alacaktım. '' Dükkan sahibi, Ryuu' nun isteğiyle gözlerinin kocaman açılmasına engel olamadı. Yüz yenilenme iksirini geç sadece elli dayanıklılık iksiri bile çok pahalıydı! '' Efendim bu çok yüksek bir meblağ tutar. Emin misiniz? '' Sesi daha saygılı bir hal alırken Ryuu' nun yanıbaşında belirdi. Ryuu' nun kesinlikle zengin bir aileden geldiğine emindi. '' Hemen hazırlarsanız sevinirim. Acelem varda. '' Dükkan sahibi kocaman açılan gözleriyle birlikte onayladı. O yıllardır burada olsada böyle toplu bir satış yapmamıştı. Nasıl heyecanlanmasın?
Ryuu iksir işini de hallettikten sonra bir sonraki dükkana yöneldi. Bir demircinin dükkanıydı bu. Ryuu içeri girdiğinde ilk bunaltıcı havayı hissetti. Sıcaktan etkilenmese de içerideki bunaltıcı hava hoşuna gitmemişti. Yinede sesini çıkartmadan bir kılıcı döven demircinin yanına geldi. Demirci elindeki çekiçle uzun bir kılıcı dövüyordu. İşini o kadar konsantre olmuştu ki Ryuu' yu yalandan öksürene kadar onu fark edemedi. '' Ah özür dilerim genç adam. İşime çok dalmışım. Ne istemiştin benden? '' Ryuu önemli değil anlamında elini salladıktan sonra isteğini anlatmaya başladı. '' Sizden çok özel bir kılıç dövmenizi isteyeceğim. Bu kılıç en azından bir buçuk metre uzunluğunda olmalı. Normalin aksine düz bir yapıda olmasını istemiyorum. Yıldırıma benzer tırtıklı bir yapısı olmalı. En kaliteli metali seçmenizi istiyorum. Ağırlığının hiç önemi yok. '' Demirci bir kaç saniye düşündü. '' Böyle bir kılıcı kesinlikle yapabilirim ama neden böyle bir silah seçiminde bulunduğunu merak ediyorum genç adam. Sonuçta ağırlığının önemi yoksa kullanabileceğim en güçlü metalle birlikte yaklaşık bir ton ağırlığına ulaşmasını sağlayabilirim. '' Ryuu başını sallayarak onayladı. '' Kendim için kullanmayacağım. Ayrıca efsunladığım zaman ağırlığının bir önemi kalmıyor. '' 
Gerçekten Ryuu ağırlık konusunda işe yarar bir efsun biliyordu. '' Efsunlamayı biliyor musun genç adam? '' Demirci ağzının açık kalmasına engel olamadı. Efsunlamayı yapan kişiler kesinlikle çok nadirdi. Kendisi bir kaç efsunlu silah ele geçirmişti ve efsunun önemini görmüştü. Şimdi karşısındaki on altı yaşlarında duran gencin efsunlamayı bildiğini iddia etmesi şok olmasını sağlamıştı. '' Efsunlamayı biliyorum. Ustamdan öğrenmiştim.'' Ryuu ortaya basit bir yalan attı. Bu konunun kurcalanmasına olanak vermeyecekti. Demirci duyduklarıyla ağzının kocaman açılmasına engel olamadı. '' Sana bir teklifim var genç adam. Bir gün sonra elime çok değerli bir kaynak olan Magma Taşı gelecek. Magma taşı çok kaliteli olsa da çok ağır olduğundan pek tercih edilmiyor. Ben satmayı düşünüyordum ama senin dediklerinden sonra kararım değişti. Senin istediğin silahı yapacağım genç adam ama sende benim çekicime kolay bir efsun olan 阻力/direnç/'i basacaksın. Kabul ediyor musun? '' Ryuu çenesini sıvazladıktan sonra onayladı. Demircinin isteği her demircinin hayali olan bir şeydi. Dirençle efsunlanmış çekiçlerde dövülen demirlerden daha fazla verim alınıyordu. 
'' Şimdiden çekicini efsunlayabilirim ama bana yapacağın silahın kesinlikle çok iyi olması lazım. Eğer beğenmezsem emin ol gelip canını alırım. '' Demirci hızla onayladı. O yıllardır demircilik yapıyordu. Babası ve büyükbabası da demirciydi. Ve onların aile yadigarı olan bir teknikleri vardı. bu teknik kesinlikle Magma Taşını dövme de işine yarıyordu. Ryuu' ya elindeki çekici uzattı. Babasından kalmaydı bu çekiç. Babası da büyük babasından almıştı. Ryuu çekici eline aldıktan sonra gözlerini kapatarak Gko enerjisini bedenine çekmeye başladı. Yeterince çektiğine inandığında tüm enerjiyi biçimlendirerek bir kalem oluşturdu. Geçen sefer yaptığında ilk seferi olduğundan kalem oluşturmayı tercih etmemişti. Şimdi kalemi de kullanabilirdi.
Demirci, Ryuu' nun elindeki garip enerjiden oluşma kaleme ağzı açık bakakaldı. O hiç böyle bir efsunlama yöntemi duymamıştı. Bir an Ryuu' nun sahtekar olmasından endişelense de sesini çıkarmadı. Ryuu' nun ince hareketlerle çizdiği efsunu hayran bakışlarıyla izledi. Kalem çekicin üzerinde sanki yaprağa yazıyormuş gibi hiç zorlanmıyordu. Geçtiği yerlerde ufak bir iz bile bırakmıyordu. Sonunda 阻力'ın çizimi bittiğinde Ryuu derin bir nefes alarak durdu. Gerçekten efsunlamak kolay dursa da bedenine çok ağırlık bindiriyordu. Elindeki kalem sessizce yok olurken çekicin üzerindeki efsunu inceledi. Son derece güzel duran efsun bir kaç saniye sonra solmaya başlamıştı. Bir iki nefes süresi sonundaysa tamamen yok olmuştu. Ryuu çekici demirciye uzattı. '' Al. '' 
Demirci eline çekici aldığı anda değişikliği hissetmişti. Normalden farklı olarak çekici ona bir rahatlık sağlıyordu. Beklemek yerine az önce dövdüğü kılıcı ateşe tuttu. Isınmasını beklerken normalden farksız duran çekicini inceliyordu. Sonunda metal ısındığında önüne koyarak çekicini vurmaya başladı. Her vuruşunda metalten çınlama sesleri geliyordu. Elinin altında adeta dile gelen kılıç daha önce görülmemiş biçimde hızlı şekil alıyordu. Yapım malzemesi orta kalitedeki bu kılıç şuan üst kalite bir malzemeden yapılmış gibi görünüyordu! Demirci dövmeyi bitirdiğinde kılıcı suya soktu. Soğumasını da bekledikten sonra kılıcı incelemeye başladı. Yaptığı hiç bir kılıca benzemiyordu. Daha parlak ve daha hafifti. Dayanıklılığı da çok iyi duruyordu. Sevinçle ağzını kocaman açtı. '' Genç adam sen harikalar yaratıyorsun! Emin ol yarın sana en güzel kılıcı döveceğim! '' Ryuu tebessüm ederek onayladıktan sonra dükkandan ayrıldı. 
Ryuu bir kaç ufak işini daha hallettikten sonra eğitimlere başlamak için arenaya doğru ilerlemeye başladı...
/Doldurma bir bölümün sonuna geldik :D Biraz zorlansamda yetiştirmeyi becerdim. Bir dahaki bölüm ne zamana hiç bir fikrim yok. Gerçekten ne zaman biterse gelir. Yarın gelmeyeceği konusunda eminim ama. Sonraki bölümde görüşmek üzere :D Bir de birazdan yatacağım için yorumlara cevap veremeyebilirim. Yarın hepsini tek tek cevaplayacağıma emin olabilirsiniz.
/kelime sayısı:1513
Posted by
Facebook Twitter Google+

Comment Now

0 yorum