Grondia İkinci Kitap: Bölüm 10 Eğitim(Şehirden Şehire İtinayla Düğün Basılır)

Grondia İkinci Kitap: Bölüm 10 Eğitim(Şehirden Şehire İtinayla Düğün Basılır)


Ryuu daha önce buluştukları arenaya girene kadar ifadesizdi. Ama arkadaşlarının bıkkın ifadesini gördü yüzünde şeytani bir sırıtış belirdi. Bu sırıtışla beraber içinden akıl almayacak kadar korkunç düşünceler geçmişti.''Ben geldim.'' Arkadaşları tarafından fark edildiğinde aldığı ilk tepki gerginlikten kıpırdayamayan bedenlerinin titremesiydi. '' Hadi ama o kadar da korkmayın!İki haftalığına sadece sizi çalıştırıcam. İki hafta da dayanmasını bilirsiniz heralde?'' Kaşlarını kaldırırken daha da genişleyen sırıtışını şeytani halinden kurtarmaya çabaladı. Ama ne mümkün! Daha da şeytani görünmesini sağlamaktan başka bir işe yaramamıştı.
Ryuu' nun iblise benzer bakışlarıyla baş etmekte üçlü oldukça zorlansa da en büyük sıkıntıyı Claudia çekiyordu. Onun şuana kadar gördüğü en korkunç kişi eski ustasıydı. Ağır eğitimler verir ve dinlenme fırsatı tanımazdı ama bu Ryuu' nun ifadesiyle karşılaşana kadardı. Yaşayacaklarını geniş hayal gücü bile tahmin etmesine olanak vermiyordu. Daha hiç bir şey yapmadan nasıl böyle gülebilirdi bir insan! Arkasını dönüp kaçmak istiyordu. Hiç burada olmak istemiyordu!
Yura ve Toun' un durumu da farksızdı. Onlar gerçekten ağır eğitimlere şahit olsalar da Ryuu' nun ifadesi bile hiç bir şey görmediklerini kanıtlıyordu. İkisi ne olursa olsun katlanmak zorunda olduklarından daha da korkuyorlardı. Sonuçta onlar istedi diye Ryuu bu işe karışmıştı. Ryuu' ya eğitim konusunda karşı çıkamazlardı. Hele ki Yura bu eğitimin ana konusuyken nasıl karışırdı? Yinede içlerinde devamlı büyüyen korkuyu yenemiyorlardı. Tek güvenceleri Ryuu' nun biraz insaflı olacağıydı.'' Size vereceğim eğitimi aşırı hızlandırılmış biçimde götürmem lazım. Bu sizi biraz daha zorlayacak olsa da sıkıntı yapmayın. İki haftalık sürede bitirebiliriz. '' Ryuu yanlarına doğru yürürken boyutsal yüzüğüne bir kez vurarak üç set zırhın dışarı çıkmasını sağladı.'' Bunları size aldım. Ayrıca Yura sana bir kılıç yaptırıyorum. Ek olarak kılıcını kullanmayı öğreteceğim sana. Şimdi itirazını yoksa hemen zırhlarınızı giyin. '' Şeytanice sırıtması daha da korkunç bir hal alırken iblisten tek farkı gözlerinin kırmızı olmamasıydı.''İhtiyacınız çok olacak.''
Üçlü son duyduklarıyla yerlerinden fırladılar. Ryuu' nun aldığı zırhlar yüksek kalite olduğunu görünce aşırı rahatlamışlardı. En azından artık Ryuu acımasız olsa da dayanabilirlerdi. Bu zırhlar ve kendi güçleriyle rahatlıkla kendilerinden bir iki seviye üstün kişilerle savaşabilirlerdi. Toun şans eseri bir karşılaşmayla bulduğu hazine sayesinde 8.Seviye Yeryüzü Kaynak Alemine ulaşmıştı.Claudia ile beraber paylaştığı bu hazine ismi Gökyüzü Yetişim Bitkisiydi. 5.Seviye Yeryüzü Kaynak Alemindeki birini 9.Seviyeye yükseltecek kadar güçlüydü. 9.Seviye Doğal Kaynak Alemindeki Claudia 3.Seviyeye ulaşırken Toun' u da 1. Seviyeden 8.Seviyeye yükseltmişti. Sadece bu gösterdiği etkiyle bile paha biçilmez bir hazine olduğunu gösteriyordu. Bu zırhları kullandıklarında zar zor Gökyüzü Kaynak Alemindeki birisinden aldıkları bir kaç saldırıya dayanabilirlerdi. Gerçi bu Claudia için çok zordu ama Toun sorun yaşamazdı. Yura zaten 1.Seviye Gökyüzü Kaynak Aleminde olduğundan işi daha kolaydı. Bu zırhla birlikte kendinden bir belki iki seviye yüksek birisi karşısında direnebilirdi. 
Zırhları giydiklerinde Ryuu ellerini arkasında bağlamış onları izliyordu.'' Hazırsanız birbirinizden beşer adım uzaklaşın. '' Ryuu' nun dediklerini uygalayarak düz bir çizgi oluşturdular.'' Başlıyorum o zaman. Size yapacağım saldırılar karşısında direnin bakalım.'' Ryuu üçlünün karşısına geçtikten sonra aynı anda üç farklı avuç içi darbesini havaya vurdu. Rüzgarın akışı bozulurken elinden saldığı üç enerji dalgası yüksek güçle üçlüye ilerledi. Yura ve Toun hızlı davranıp enerjilerini bir kalkan oluşturmak için kullandılar. Üstüne çarprazlama tuttukları kollarıyla ek önlemde aldılar. Ama Claudia hareket etmeye fırsat bulamadan üstüne gelen enerjiyle birlikte metrelerce uzağa savruldu. Toun endişeyle bağırmak istediği sırada üzerine gelen enerjiyle çarpışmıştı. Tüm kanı çalkalanırken dört beş adım geriye savruldu.Ağzına gelen kanı kusmamak için zorlanırken Claudia' ya bakmaya çabalıyordu.O sırada yanına bir beden yığıldı. Yura da enerji karşısında hiç bir şey yapamadan dört beş adım geriye uçmuştu. 
Ryuu karşısındaki manzara karşısında şeytani ifadesini bozmadan bekliyordu. Vurduğu gücü üçüne özel ayarlamıştı. Claudia için çok hafif vururken Yura için biraz ciddileşmişti. Ne varki üçü de saldırı karşısında dayanamamış geriye uçmuştu. Sessizce gölge adımlarını kullanırken bilincini kaybetmenin eşiğinde olan Claudia' nın yanında belirdi. Boyutsal yüzüğüne vurarak çıkardığı yenilenme iksirini içirirken durumunu kontrol ediyordu. Aldığı darbenin gücünden hasar çok almasa da yere çarparak ilerlediği için kötü durumdaydı. Yinede iksirin etkisi altında kısa sürede toparlardı.'' Dinlen biraz.'' Claudia' yı izleyici koltuklarına oturttuktan sonra geri döndü.'' Daha yeni başladık ve siz hemen uçtunuz. Claudia' dan bahsetmiyorum bile. Siz böyle mi düğün basmayı planlıyorsunuz? Ayağa kalkın! Elli saldırımı düşmeden karşılayana kadar durmak yok! '' İşte o an Toun ve Yura unutulmaz bir eğitim yaşayacaklarına emin olmuşlardı...
Yetmiş iki darbe sonra Claudia uyanmıştı. Gözlerini açtığında bedenindeki olağandışı yorgunluk hissinden rahatsız oldu. Aklına son yaşananlar geldiğinde gözü arenaya kaydı. Kaşları çatılırken yere yığılmış ikiliye karşı ifadesiz Ryuu'ya bakakaldı. Yura ve Toun' un çevresi boş iksir şişeleri ve kanla doluydu. '' Sadece yetmiş iki darbeden on üçüne dayanabildiniz. Alay etmem bile boşa çaba olur. Kalkın ayağa!'' Ryuu iki yenilenme iksiri daha uzatırken elinde kalan kırk civarı yenilenme iksiriyle ne yapacağını düşünüyordu. Direnç iksirleri zaten bitmek üzereydi. En fazla dört beş tane kalmıştı.''Oh Claudia uyanmışsın! Hadi gel sende katıl.'' Ryuu gölge adımlarını kullanarak Claudia'yı arenaya indirirken eski yerine döndü.''Kalkın dediğimi hatırlıyorum! ''
Toun ve Yura karınlarına yedikleri tekmelerle küfürler ederek doğrulmaya çalıştılar. Ryuu tıpkı bir şeytan gibi acımasızdı.Şuana kadar ağır dedikleri eğitimleri resmen arıyorlardı. Ryuu' nun her hatalarında artan gücü mü dersin yoksa kalkmadıkları için yedikleri tekmeler mi? Hangisi daha kötü karar bile veremiyorlardı.Defalarca içtikleri iksirlerden dolayı bedenleri sürekli yenilense de acı hissi kalıcıydı. Ayrıca şimdi aralarına Claudia' da katılmıştı. Ayaklanırlarken hemen Claudia' yı uyarma ihtiyacı duydular.'' Elinden geldiğince dayan hayatım.'' Toun' un seslenişini saçma bulan Yura araya daldı.'' Önüne en dayanıklı duvarını ör. Ve bunu Ryuu harekete geçmeden yap. Hatta yapabilirsen bu duvardan iki üç tane ör.''
Ryuu, Claudia'ya verdikleri tiyoları umursamazken yapacaklarını biraz değiştirmeye karar verdi. '' Elli nefes alma süresi boyunca ayakta kalmaya odaklanın! '' Aurası bedeninden yayılırken üçlü üzerine korkunç bir baskı yöneldi. Ryuu bilerek Claudia' nın baskısını azaltmaya çalışsa da onun dayanamayacağından emindi. Tahminleri de beş nefes süresi sonra doğru çıktı. Claudia yere yığılmıştı. Yinede baskısını üzerinden çekmedi. Cezasını çekmek zorundaydı.'' PES EDEN BENİMLE YÜZ HAMLE DEĞİŞ TOKUŞUNDA BULUNACAK! '' Claudia' nın yalvaran bakışlarına ifadesizce baktı. Ona işlemezdi bu numaralar. 
Kırk nefes süresi sonra Toun ve Yura yere yığılmak üzereydi. Omuzlarına binen yük yüzünden bacakları titriyor, devamlı küfürler etmelerini sağlıyordu. Hele Yura en kötü durumdaydı. Ryuu ona özel olarak daha acımasızdı. En çok kendisi gelişmesi gerektiğinden Ryuu' ya karşı asla sesini çıkarma cüretinde bulunmamıştı. Zaten çıkarsa bile sadece Ryuu' nun daha acımasız davranmasını sağlardı. Elli nefes süresi bittiğinde Ryuu baskısını çekmek yerine daha  da arttırdı.'' Yüz yirmi nefes süresi boyunca ayakta kalmaya odaklanın!'' 
Seksen nefes süresi geçtiğinde Toun daha fazla dayanamamış ve yere yığılmıştı. Şimdi bilincini kaybetmeye çok yakınlaşmış Claudia ile baskı karşısında eziliyordu. Yura ise direnmeye devam ediyordu. Bacakları kırılacakmış gibi dursa da dayanmak zorundaydı. Yoksa biliyordu ki Ryuu yumuşamak yerine daha ağır eğitim verecekti. Gerçi bundan daha ağır bir eğitim hayal edemiyorlardı. 
Yüz on nefes süresi geçtiğinde birden Ryuu' nun baskısı neredeyse iki katına çıktı. '' On nefes süresi daha dayan!'' Bağırırken üzerlerindeki baskıyı arttırdığı üçlüye baktı. Bu durumdan aşırı keyif aldığından işi gittikçe uzatıyordu. On nefes süresi sonunda Yura daha fazla dayanamamış yere yığılmıştı. Ryuu baskısını geri çekerken biraz soluklanmalarına izin verdi. Bu sırada bilincini otuz nefes süresi önce kaybetmiş Claudia' nın yanına gelmişti. Ağzına bir kaç tıbbi hap attıktan sonra gene onu izleyici koltuklarına götürdü. Giderken sıkkınca '' Seninle işimiz var.'' diye mırıldanmıştı. 
Toun ve Yura nefes nefeseyken ne yapacaklarını düşünüyorlardı. Ryuu' nun şimdiki verdiği mola sayılmazsa hiç dinlenme şansları olmamıştı. Her defasında kendilerini toplamaya çalışsalarda Ryuu' nun acımasızlığı karşısında yetersiz kalıyorlardı. '' Bugünün son eğitimi. Yere yatın. Kollarınıza güç verek kalkarken ayak parmak ucunuzda durun. Elleriniz ve ayak parmak uçlarınız dışında bedeninizin hiç bir kısmı yere değmeyecek. O pozisyonda dört yüz nefes süresi boyunca bekleyeceksiniz.'' Toun ve Yura pozisyon alırlarken Ryuu' nun insaflı davrandığı için seviniyorlardı. Sonuçta yorgun olsalarda bu pozisyonda hala bin nefes süresi boyunca durabilirlerdi. Lakin nerden bilebilirlerdi ki Ryuu' nun başka planları olduğunu...
Yüz nefes süresi geçene kadar Ryuu karşılarında sadece ifadesizce beklemişti. Yura ve Toun sıkıntı yaşamadan resmen dinleniyorlardı. Bir anda Ryuu ortadan kaybolunca ne olduğunu anlamak için çevreye bakındılar. Toun ' un ilk aklına Claudia' ya bir şey olabileceği gelmişti. Arka tarafında kalan Claudia'ya bakmak için çabalamıştı ki sırtında devasa bir ağırlık hissetti. '' Sırtınıza koyduğum kayalar tam beş yüz kilo ağırlığında. Kalan iki yüz yetmiş dokuz nefes süreniz. '' Ryuu tekrar karşılarında belirirken ikisine de ifadesiz suratıyla bakıyordu ve onlar fark etmese de bedenine Gko enerjisi biriktiriyordu.
Geriye yüz yetmiş nefes süresi kaldığında ikili hala rahattı. Beş yüz kilo ağır olsa da önceki antrenmanları sayesinde dayanabileceklerini biliyorlardı. Ardından eve gidip bir güzel dinleneceklerdi. Ryuu ikisininde fark edebileceği şekilde ayaklandı.'' Fazla merhametliyim sanırım.'' Yanlarına gelirken elinde bembeyaz bir kalem belirmişti. Son derece sade duran bu kalem garip bir enerjiden oluşuyordu. Hızlı hareketlerle sırtlarındaki taşa tek bir efsun işledi. 
四百公斤!
Yura ve Toun bir anlık dalgınlıkla yere yakınlaşırlarken zorla düşmemeye çabaladılar. Üstlerindeki ağırlık nasıl birden artmıştı anlamasalarda dayanmalıydılar. Ryuu elindeki kalemi yok ederken yorgun düşmüş bedenini dinlendirmek için eski yerine oturarak gözlerini kapattı. Enerjisini yayarak çevresini hissederken baskısını da salarak Toun ve Yura'nın zor olan işini iyice zorlaştırmaya karar verdi.
İkili üzerlerindeki taş ve Ryuu' nun baskısı ile neredeyse yere düşeceklerdi. Kalan tüm güçlerini kullansalar da dayanabileceklerine olan inançları azdı. Ve kim bilir Ryuu yere düştüklerinde onlara ne ceza verecekti? '' D-dayanamıyorum!'' Toun bağırırken iyice yere yakınlaştı. Kollarında hiç güç kalmamıştı. Yura da aynı durumda olsa da becerebildiği kadar enerjisini Toun' a göndererek destek olmaya çabaladı. Ryuu üzerine daha fazla baskı kurmuş olsa da direnebilmesi mümkündü. Toun' un ise direnip direnemeyeceğine emin değildi. Düşüp fazladan ceza alsında istemiyordu. Üzerindeki yük birden artarken Toun gibi yere yakınlaştı. Kısık sesli bir inilti ağzından kaçarken ne yapacağını bilemez hale gelmişti. Enerjisini Ryuu' dan saklayarak Toun' a gönderdiğini sansa da Ryuu' nun alanındayken nasıl böyle bir şey mümkün olurdu!
'' Kalkın bitti.'' Sonunda Ryuu gözlerini açtığına ikili yere yığılmanın eşiğindeydi. Biraz daha zorlansalar hayat enerjilerini kullanarak direnmek zorunda kalacaklardı. Bitti dendiği anda üstlerindeki ağır taşı yana fırlatarak yere yığıldılar. Varlığından haberdar olmadıkları kasları bile ağrıdan sızlıyordu. '' Kolaydan başladığım halde bu kadar zorlanmanız. Yarın işleri biraz güçleştireyim bakalım neler yapacaksınız. '' Yura ve Toun daha kolayda olduklarını öğrendikleri anda ölmek istemişlerdi. Ne yapacakları hakkında hiç bir fikirleri olmasa da sadece dinlenmek istiyorlardı.'' Claudia' yı da alıp gidin. Yarında öğlen saatlerinde burada bekleyin.'' Toun ve Yura onaylarken zorlukla yerden kalkıp Claudia' nın yanına doğru yürümeye başladılar...
/Evet eğitmen Ryuu' cuğumuzu beğendiniz mi?

Önceki Bölüm -- Sonraki Bölüm


Posted by
Facebook Twitter Google+

Comment Now

0 yorum